Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

mədə ağrısı

См. также в других словарях:

  • ağrısı tutmak — 1) gebe kadının doğum sancıları başlamak 2) hasta bir organ ağrımaya başlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kalp ağrısı — is. 1) Aşktan doğan üzüntü, yürek ağrısı Ya Rab! Hele kalp ağrılarım durdu diyordum. Y. K. Beyatlı 2) Sıkıntı, keder, yürek ağrısı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • baş ağrısı — is. Başın ağrıması, başta oluşan rahatsızlık Birleşik Sözler yarım baş ağrısı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eski göz ağrısı — is. Eski sevgili, ilk göz ağrısı Niye buraya bu kadar kılıksız, üstelik de bir karış sakallı geldim. Bak eski göz ağrılarına rastlayacakmışız. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karın ağrısı — is. 1) Karında duyulan ağrı 2) mec. Çekilmeyen, sevilmeyen kimse 3) mec. Adı, niteliği bilinmeyen şey 4) mec. Huzursuzluk, rahatsızlık veren iş, olay veya düşünce Birleşik Sözler ince karın ağrısı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yarım baş ağrısı — is., tıp Kusma, mide bulantısı ile görülen, sempatik sinir sistemi dengesinin bozulmasından ileri gelen baş ağrısı, yarımca, migren …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yürek ağrısı — is., mec. Kalp ağrısı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağrılarda göz ağrısı, her kişinin öz ağrısı — herkesi en çok ilgilendiren şey kendi derdidir anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bel ağrısı — is. Bel çevresinde oluşan ve duyulan ağrı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • diş ağrısı — is. Diş bölgesinde oluşan hastalıktan meydana gelen ağrı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ilk göz ağrısı — is. 1) İlk çocuk 2) İlk sevilen, âşık olunan kimse Sen ilk aşkım, ilk göz ağrımsın / Dünyalara değişmem seni. O. V. Kanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»